YEDİ MEŞALE TOPLULUĞU VE TÜRK EDEBİYATINDAKİ YERİ

20. yüzyılın başlarında doğmuş edebiyata meraklı yedi genç... Hepsi de edebiyata meraklı... Servet-i Fünun'da başlayan bir yazınsal macerayı Yedi Meşale kitabıyla taçlandırıyor ve Meşale adında bir dergiyle bağımsızlıklarını, birlikteliklerini kanıtlıyorlar. İmparatorluğun yıkılışına da tanık her biri, genç ve dimdik Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna da tanık. Arkalarında eski bir hayatı bıraktıkları gibi eskimiş bir edebiyatı da bırakarak umutlu bir geleceğe adım attıklarının simgesi aslında Meşale. Kısacık bir yayın hayatı olsa da derginin, yedi sanatçının her biri kendi yolunu seçmiş ve Türk edebiyatına, sanatına, kültürüne naif, temiz, derin etkiler bırakmıştır. Yaşar Nabi, Sabri Esat, Vasfi Mahir, Cevdet Kudret, Kenan Hulusi, Muammer Lütfi ve Ziya Osman... Her biri hakkında akademik çalışmalar yapıldı elbette bugüne dek. Ama Bilge Yüksel Karakaş tarafından 2004 yılında titizlikle yazılan ve saygın bir jürinin takdirini kazanan yüksek lisans tezine dek Yedi Meşale topluluğu hakkında bu hacimde bir çalışma yapılmamıştı. Bugün o güzel tez kitap halinde karşınıza çıkarken, sevgili Bilge'nin çalışması hâlâ taze, doğru ve nesnel. Cumhuriyetin kıvılcımını taşıyan Yedi Meşale kitabından 93 yıl sonra her bir meşale edebiyatımızı aydınlatmaya devam ediyor. Bize düşen, sağlam akademik çalışmalarla o aydınlığı sürdürmek... Prof. Dr. Gonca Gökalp Alpaslan